T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-010-198490 Tarih : 08.11.2016
Konu : Binek otomobil alımında uygulanacak amortisman yöntemi ve ödenen KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; tahıl ürünleri ticareti, un-kepek imalatı ve satışı işi ile iştigal ettiğiniz, Şirket ana sözleşmesinde faaliyet konularınız arasında “Her türlü nakil vasıtaları iktisap etmek, şirket adına tescil ettirmek, işletmek, kiraya vermek, başka şahıs ve şirketlerden kiralamak” işlerinin bulunduğu ve binek otomobil satın alıp devamlı veya kısmen kiraya vermek istediğiniz belirtilerek 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 320/2 nci fıkrası kapsamında kıst amortisman yerine tam amortisman ayırıp ayıramayacağınız ve Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 30/b fıkrası kapsamında bu otomobillerin alımında ödenen KDV nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 313 üncü maddesinin birinci fıkrasında; “İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin, bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder.” hükmü yer almaktadır.
Madde hükmüne göre, bir iktisadi kıymetin amortismana tabi tutulabilmesi için, işletmede bir yıldan fazla kullanılması, yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunması ve işletmenin aktifinde kayıtlı bulunması gerekmektedir.
Aynı Kanunun 320 nci maddesinin ikinci fıkrasında ise “Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri hariç olmak üzere, işletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan 241 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin birinci bölümünde “Bu hükmün uygulamasında binek otomobillerine ilişkin olarak işletmenin aktifine alındıkları yılda tam amortisman ayrılabilmesi için;
a) İşletmenin faaliyet konuları arasında binek otomobillerinin kiralanması veya sair şekillerde işletilmesi,
b) Binek otomobilinin esas itibarıyla bu amaca tahsis edilmiş olması, şartları aranacaktır.
Örneğin, faaliyet konusu binek otomobillerinin kiralanması olan bir işletmenin aktifine alınıp fiilen şirket yöneticilerinin kullanımına tahsis edilen binek otomobili için aktife alındığı yılda tam yıl amortisman ayrılması mümkün olmayıp kıst amortisman uygulaması yapılacaktır.” açıklamasına yer verilmiştir.
Buna göre, şirketinizin faaliyet konuları arasında binek otomobillerin kiralanması veya sair şekillerde işletilmesi bulunması ve binek otomobillerinin esas itibarıyla bu amaca tahsis edilmiş olması şartlarıyla binek otomobillerinin aktife alındıkları yılda tam amortisman ayrılabilmesi mümkün bulunmaktadır.
Ancak, kiralama konusu olmayan veya çeşitli şekillerde işletilmeyen binek otomobilleri için aktife girdikleri hesap dönemi için tam amortisman ayrılması mümkün olmayıp bu otomobiller için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılması gerekmektedir.
KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:
3065 sayılı KDV Kanununun;
– 30/b maddesinde; faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillerinin alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı,
– 33 üncü maddesinde ise; bu Kanuna göre indirim hakkı tanınan işlemlerle indirim hakkı tanınmayan işlemlerin bir arada yapılması halinde, fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen Katma Değer Vergisinin ancak indirim hakkı tanınan işlemlere isabet eden kısmının indirim konusu yapılabileceği
hüküm altına alınmıştır.
Buna göre, faaliyetinizin kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olması halinde, kiralama amacı ile kullandığınız araçlara ilişkin alış sırasında ödemiş olduğunuz KDV yi indirim konusu yapmanız mümkün bulunmaktadır.
Öte yandan indirim hakkı tanınan işlemlerle indirim hakkı tanınmayan işlemlerin bir arada yapılması halinde, alış sırasında ödenen KDV’nin ancak indirim hakkı tanınan işlemlere isabet eden kısmının indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, faaliyetinizin kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olmaması veya kiralama ve işletme faaliyeti dışında kullanmak üzere satın almanız halinde satın aldığınız araçlara ilişkin ödemiş olduğunuz KDV’yi indirim konusu yapmanız mümkün bulunmamakta olup, indirilemeyen bu tutarın gelir veya kurumlar vergisi matrahının hesaplanmasında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabileceği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.